My local team are playing in a match against their arch-rivals today. He knew he had met his match. 1999-2023 Sesli match olmak Sözlük. He made it to matchpoint three times and still lost, but you can't come much closer than that. Tom ve Mary her zaman uygun giysiler giyerler. - Tom and Mary always wear matching clothes.
Karşılaşmayı penaltılarda kaybetmen match olmak daima hayal kırıklığına uğratıyor. She became very good at mixing and matching skirts, blouses, and accessories to extend her fashion budget. Kafeye girdiğim gibi televizyonda güreş karşılaşması izleyen iki genç erkek gördüm. - As I entered the coffee shop, I found two young men watching a wrestling match on television.
Bedava Doğalgaz Ne Zaman Başladı
Dan'ın match olmak hikaye versiyonu kanıtla eşleşmedi. - Dan's version of the story didn't match the evidence. Tom ve Mary benzer gömlekler satın aldılar. - Tom and Mary bought matching shirts.
It started raining on their picnic and they had to move the whole shooting match match olmak inside. Tom bir ateşi kibritsiz olarak nasıl başlatacağını bilen tek kişiydi.
Tivibu Spor 1 Hd
O bana match olmak bir kravat verdi, zevkimle tamamen eşleşiyordu. They found out about his color-blindness when he couldn't match socks properly. 20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği.
Vahşetin Çağrısı Film Full Izle
Onun giysileri match olmak yaşına uymadı. - His clothes didn't match his age. Bu futbol maçı enerji dolu ve görkemli yarışmadır. - This soccer match is full of energetic and splendid competition. Mary ve Alice uygun kıyafetler giydi. - Mary and Alice wore matching outfits.
Twitter Mobil Giriş
Tom'un annesi match olmak ona kibritlerle oynamamasını söyledi. - Tom's mother told him not to play with matches. Şaşırtıcı darbe maçı bitirdi. - The astonishing blow finished the match.
She matched him at every turn: match olmak anything he could do, she could do as well or better. Mary mini etekle uyumlu pembe bir bluz giyiyordu. - Mary was wearing a pink blouse with matching miniskirt.
Resimler
Yorumunuz match olmak başarılı bir şekilde gönderilmiştir. Editörlerimizin onayının ardından yayınlanacaktır!. John yüzme yarışmasında sınıfını temsil etti. - John represented his class in the swimming match.
Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum. - I'm thinking of matching you against Yoshida in the match olmak race. Final maçındaki tek gol Andrés Iniesta tarafından atıldı. - The only goal of the final match was scored by Andrés Iniesta.
O, kibritlerini hissetti ve onları arka cebinde match olmak buldu. Tom ve Mary'nin eşleşen dövmeleri var. - Tom and Mary got matching tattoos. The Red Sox having lost the opener and won the second game proceeded into the rubber match against the Yankees. Polis bu tanıma uyan bir kamyon buldu. - The police found a truck matching that description.
Trabzon Kopenhag Maçı Izle
Tom'un kibritlerle oynamayacak kadar aklı var. - Tom knows better match olmak than to play with matches. Mary insanları eşleştirmekte çok iyidir. - Mary is very good at matching people.
Mary insanları eşleştirmekte çok iyidir. - Mary is very good match olmak at matching people. Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum. - I'm thinking of matching you against Yoshida in the race.
‘Match’ Nedir?